27 Ocak 2012 Cuma

bi sus be kadın...

İnsanlara olan tahammülümün sonlarına geldim sanırım.. şu hayatta geçidiğim ortalama süre sonucunda gereksiz davranış ve konuşmalara gülümseyerek yaklaşamıyorum. Özelliklede devamlı başka insanların işine burnunu sokup akıl veren insanlara dayanamıyorum. Bir yol süresi içinde servis şöförüne sürüş tekniği dersi, 3. köprüye uygun alan, çalıştığı firmanın oturma düzeni ve hatta yangın çıkışları ve daha akla gelebilecek binbir çeşit konuyla ilgili uzman görüşleri dinlemek zorunda kalmak. Dünyanın en önemli icadının kulaklık olduğuna karar verdim. Birde yanıma almayı unutmasam. Bence taşıtlara acil durumda kullanılmak üzere çekiç yerine kulaklık koymalılar...

İşin ironik tarafı bu kadar akıl verme meraklısı bir insana hasbelkader işiniz düştüğü zaman bildiği şeylerle ilgili size hiçbir bilgi vermemesi. Mesela bir soru mu soruyorsunuz, karşılığında olsa olsa 5 soru ve 0 cevap alabilirsiniz. Henüz bilmediğim bir ekolde sanırım soru sormak zeka belirtisi olarak kabul ediliyor ama bizim oralarda leb demeden leblebiyi anlayana zeki denir. Bence soruya soruyla cevap vermek yasaklanmalı. Hem basit bir konu için beyin fırtınası yaratmaya gerek yok. Senin beyin bedavaysa benimkinin günahı ne...

Keşke kendime uzaktan bakma şansım olsa.. Çünkü bir başkasına uzaktan baktığınız zaman takıldığı noktaları, hatalarını ve yanlışlarını o kadar net görebiliyorsunuz ki.. Hani bazen karşındakine "bi sus be kadın.." demek istersiniz ya... Acaba bende insanları böyle deli edebiliyormuyum diye düşüdüm bir an.. ama sadece bir an.. İstesem bile bu kadarını beceremem.. Numunelik bunlar numunelik....

Hiç yorum yok: