1 Haziran 2011 Çarşamba

Mesele treni kaçırmak değil kaçtı derken yakalayabilmektir yeğennn...

Geç kalmış olmak hayata... Pek çok insan hisseder bu duyduyu.. Yapmak istediğin o kadar çok şey vardır ki.. Hep bir şeylere geç kalırsın.. Ama bugünkü hikayemiz zamanı tersine çeviren insanlar hakkında.. Yaşına başına bakmadan zamana, koşullara aldırmadan delice bir fikrin peşine takılıp alkışı toplayanlara geliyor..

Çünkü bir grup çalışan insan olarak bütün koşulları zorlayarak bir oyun çıkardık ve alkışlar hala kulağımda.. Aslında öylesine başlamıştık çalışmalara.. İş çıkışı gülelim eğlenelim derken bi baktık hocamız hadi oyun çıkaralım dedi. Evet dedik ama ben şahsen pek inanmadım. Söyle bir baktım ekibe; yok biri hasta, diğerinin çocuğu bekler, öbürü tanzanyada içimden üç güne dağılır bu ekip dedim. Neyse ki hocamız bizden daha inançlıymış. O zaman gördüm ki bir kişinin bile inanması bazen bir şeyleri değiştirebiliyormuş! Kendimi düşünüyorum, bazen hemen nasıl pes ettiğimi, havluyu atıverip köşeme koşmak için nasıl da bir işaret beklediğimi... Bizim hocanın azmini bir kere daha takdir ediyorum.. Bir şeye inanmak ve inandırmak.. Karşındaki insanların içindeki en iyi şeyleri ortaya çıkarabilmek..
Birde o kadar özlemişim ki amatör ruhla yaptığım şeyleri.. İmece usulü herkesin bir şeyin ucundan tutmasını, bir gıdım faydalı olabilmek için çaba harcamasını. Üniversite yılları işte bundan güzeldi galiba.. birisinin sınavımı var hadi hep beraber otur, birisine maket mi yapılacak hadi topluca sabahla, menemeni bile10kişi yapardık nerdeyse. Hani biri tutmuş diğeri yakalamış öbürü pişirmiş... Bizim oyun da aynen öyle oldu. Hele ki perde açıldı.. Demişlerdi bize karakterler içinizden fırlar diye gerçekten de fırladı ve bütün salona yayıldı. Oyunumuz bitti ama tebrikler bitmiyor tabi bizim yüzümüzde ki gülümseme de.. Sadece oyun için değil bu duyguları bana tekrar hissettirdikleri için, buna dokunan herkese teşekkür ederim.. işte hayatın süprizleri! bazen en güzel anların acı bir haberler biter, bazen tam insanlardan ümidini kesmişken bir dost kapını çalar, bazen bu tren kaçtı derken bir anda kendini sahnede bulursun bazen de kim bilir..

Broşürden arkadaşımın yazısı: "Ömrün baharı geçti bu tren artık kaçtı diye düşünüyordum amma şükür ki sizlerle yakaladımç Makiniste ve bizi uğurlamaya gelen herkese çok teşekkürler. Umarın son istasyon olmaz"

Hiç yorum yok: